Kapalı burun ameliyatı, burnun dışından kesi yapılmadan, tamamen burun deliklerinin içinden gerçekleştirilen modern bir rinoplasti yöntemidir. Bu teknik sayesinde hem estetik hem de fonksiyonel sorunlar minimal travmayla giderilirken, iyileşme süreci de daha konforlu geçer. Prof. Dr. Seçkin Ulusoy’un uzmanlığında yapılan kapalı rinoplasti operasyonları, doğal görünümlü ve yüzle uyumlu sonuçlar hedefler. Hastaların ameliyat sonrası hızlı toparlanma göstermesi ve dışarıdan fark edilen izlerin olmaması, bu yöntemin öne çıkan avantajlarındandır.
Kapalı Burun Estetiği Nedir?
Kapalı burun estetiği ameliyatları son yıllarda geliştirilen bazı teknolojilerinde etkisiyle yeniden oldukça popüler hale gelmiş bir rinoplasti yöntemidir. Burun estetiği ameliyatları, burun şeklini düzeltmek veya iyileştirmek amacıyla yapılan kozmetik cerrahi bir prosedürdür. Estetik burun ameliyatları yakın geçmişe kadar sıklıkla açık yöntemlerle gerçekleştirilirken, son yıllardaki teknolojik ve bilimsel gelişmelerle kapalı rinoplasti doğal sonuçlar sunan bir seçenek olarak ortaya çıkmıştır. Bu blog yazısında, kapalı burun estetiği ameliyatlarını detaylı bir şekilde inceleyecek ve bu teknikle ilgili avantajları ve dezavantajları tartışacağız.
Kapalı Burun Ameliyatıyla Neler Yapılabilir?
Açık ve Kapalı Burun Ameliyatı Farkları Nelerdir?
Kapalı rinoplasti kozmetik burun ameliyatlarının bir çeşididir ve geleneksel açık rinoplastiye bir alternatif sunar. Aslında estetik burun ameliyatlarında geçmişte, uzun yıllar boyunca, sıklıkla kapalı yöntemler kullanılıyordu. Fakat bu yöntemle burun ucuna ulaşılamıyor ve sadece burun sırtındaki kemer alınıp kontrolü düşük kemik çalışmaları yapılabiliyordu. Bundan dolayı özellikle doksanlı yılların ortalarından itibaren açık burun ameliyatları daha popüler hale geldi. Fakat son yıllarda özellike daha güncel kapalı ameliyat yöntemlerinin geliştirilmesiyle kapalı ameliyatta özellikle son on yılda kendi gelişimini tamamlayıp bir çok cerrah tarafından yeniden tercih edilen bir yöntem haline geldi. Kapalı ameliyatın tekrar daha pozitif sonuçları olan bir burun estetiği yöntemi haline gelmesinde özellikle endoskopların devreye girmesiyle genç cerrahların bu yöntemi daha kolay öğrenebilmesi oldukça etkili olmuştur. Ayrıca kapalı ameliyat gelişiminde diğer önemli etkende ısınmayan ve kapalı rinoplastiye uygun ultrasonik cihazlarında geliştirilmesi yada burun ameliyatına uygun hale getirilmeside önemli katkısı olmuştur.
Neden Kapalı Burun Estetiği Tercih Etmeli?
Kapalı burun ameliyatından, burun şekli ve fonksiyonu iyileştirilirken, cilt kesisi burun içinde yapılarak dışarıdan herhangi bir iz bırakmaz. Cerrah, burun içinden yapmış olduğu kesilerle tüm burun anatomisine erişerek anatomik sorunları sadece burun içinden yapılan kesilerle yaparak gerçekleştirir. Bu yöntemle sıklıkla endoskopi ve kapalı ameliyata uygun ultrasonik cihazlar tercih edilmektedir. Bu esnada burun içi adele ve yapılarıda mümkün olduğunca koruyarak burun delikleri arasındaki cildine (Kolumella) bir kesi yapılmadığı için dışarıdan dikiş ve yara izi riski oluşmaz. Ayrıca ciltten kaynaklanabilecek enfeksiyon, nekroz (Cilt kaybı) gibi komplikasyon ve sorunlarıda oldukça minimale indirilir.
Kapalı ve Açık Burun Estetiği Tercihini Nasıl Yapmalıyım?
Kapalı veya açık rinoplasti ameliyatlarının en büyük farkı burun cildine kesi yapılmasıyla ilgilidir. Kolumella dediğimiz burun iki deliği arasındaki cilde yapılan kesi hariç her iki yöntemlede aynı cerrahi aşamalar gerçekleştirebilir. Yani burun anatomisine ulaşmakta ilk giriş yolları farklıdır ve bundan sonra aynı teknikler uygulanabilir. Her iki ameliyat yöntemiylede ( Açık veya kapalı yöntem) koruyucu (Preservation) veya burun sırtı açılarak rekonstrüksiyonu ( Structral Rinoplasti) benzer yöntemlerle yapılabilir. Her iki ameliyatlada çok başarılı kozmetik sonuçlar alde edilebilir. Fakat her iki yönteminde daha özel tercih edildiği ve başarılı olduğu durumlar farklıdır. Yani her burun estetiği isteyen hastaya aynı burun ameliyatı yöntemlerini kullanmak doğru değildir. Bu noktada cerrah hastaya göre davranmalı ve gerektiğinde farklı teknikleride uygulayabilmelidir.
Kapalı ve açık burun estetiği yöntemlerinin her ikisiylede burun sırtını koruyucu ameliyat yapmak şekillendirmek mümkündür. Günümüzde kapalı burun ameliyatını tercih eden cerrahların büyük çoğunluğu koruyucu teknikleri benimsemişlerdir. Fakat kapalı yöntemlerlede burun sırtını çıkararak yeniden şekillendirmekde bazen gerekli olmaktadır. Yani bazı burun yapılarına koruyucu burun ameliyatı yada kapalı ameliyat uygun olmayabilmektedir.
Kapalı veya açık burun ameliyatı tercihince en önemli nokta ameliyat olduğunuz cerrahın hangi yöntemde daha başarılı olduğu ve sıklıkla tercih etmesi olmalıdır. Her cerrahın tercih ettiği ve kendini geliştirdiği yöntem farklıdır. Açık ameliyat tüm burun yapıları ortada olması sebebiyle yeni cerrahların çok daha kolay öğrendiği ve başarılı bir yöntemken, kapalı preservation rinoplastinin cerrah için öğrenme ve tecrübe kazanma süreci çok daha uzundur. Dahası kapalı ameliyatların son yıllarda popüler olmasının altında da endoskopların gelişmesi ve bu öğrenme süreçlerinin kolaylaşması yatmaktadır.
Yirmi yılı aşkın süredir burun estetiği yapan bir cerrah olarak son 5 yılda adım adım kapalı ameliyatlarıma ağırlık vermeye başladım. Primer (İlk burun estetiği ameliyatı) ameliyatlarımın ortalama %80 de kapalı yönetemler tercih ediyorum ve çok memnunum. Fakat bu oranın revizyon ameliyatlarımda % 80 açık ameliyat yönünde olduğunu da ayrıca belirtmek isterim. Bu bağlamda tanıdığım bir çok deneyimli meslektaş arkadaşımın da açık ameliyatlarından olduk başarılı sonuçlar aldığını gözlemliyorum. Bu açıdan kesinlikle cerraha kapalı yada açık ameliyat diye baskı yapmamanızı ve kendinizi onun tecrübesine teslim etmenizi öneriyorum. Bu noktada öncelikle doğru cerrahı bulmak ve onun inandığı yönteme teslim olmak en doğru yaklaşım olacaktır.

Kapalı Koruyucu Rinoplasti Nedir?
Kapalı koruyucu burun ameliyatı burun sırtını kesip çıkarmadan yapılan rinoplasti yöntemi demektir. Bu ameliyatla genellikle burun içindeki küçün bağ ve adelelerde korunabilmekte ve burun yapıları daha az açılabilmektedir. Koruyucu burun ameliyatı genellikle kapalı, bazande açık yöntemlerle yapılabilmektedir. Burun sırtını koyuyucu ameliyat yöntemleri 1950 li yıllardan beri dünyada az oldukça sınırlı sayıdaki bazı cerrahlar tarafından bilinip uygulanmaktadır. Yani aslında koruyucu rinoplasti ameliyatlarının geçmişi oldukça eskidir. Fakat O yıllarda endoskop ve video iletişiminin gelişmemesinin de etkisiyle tüm dünyada yaygılaşma imkanı bulamamış ve az sayıda tekniği bilen kişilerin yanında çalışan cerrahlar tarafından uygulanmıştır. Fakat doksanlı yıllardan sonra endoskopların tıbba girişinin yanında artan internet çağı iletişimiyle birçok cerrrah tarafından bu yöntemin öğrenilmesi ve uygulanması mümkün olmuş ve dolayısıyla özellikle son 10 yılda oldukça popüler olmuştur. Ayrıca bu tekniğin son yıllardaki hızlı gelişiminin bir diğer önemli sebebi de ultrasonik (Powerinstrumen) dediğimiz ve kapalı ameliyat ile tekniği uygulamayı sağlayan elektrikli yöntemlerinde gelişmesi olmuştur.
Kapalı Koruyucu Rinoplasti Avantajları nelerdir?
Daha az invaziv: Koruyucu burun ameliyatı minimal invaziv yani dokuya daha saygılı bir cerrahi işlemdir. Kapalı yöntemde burun içi bazı cilt altı dokuları ve burun sırtı korunduğu için iyileşme süreci daha hızlı ve daha olur. Dahası burun cildine kesi yapılmadığı için yara izi oluşmaz.
Daha az doku travması: Geleneksel açık rinoplasti yönteminde burun derisi kaldırılırken, deri ile kemik – kıkırdak arası adele ve yumuşak doku bağlantılarıda açılırken, kapalı yöntemde bu adım atlanır ve hemen kıkırdak kemik üzerinden çalışılara burun yumuşak dokuları çok daha iyi korunur. Dolayısıyla daha az doku travması meydana gelir.
İyileşme süreci: Günlük normal hayata dönme süreci kişilere göre farklılıklar gösterebilmektedir. Fakat kapalı ve koruyucu ameliyat yöntemlerinde genel olarak ödem daha az olmaktadır. Ayrıca daha doğal sonuçlar elde etmek mümkündür. Bu süre genellikle genel anesteziden 4-6 saat sonra ayağa kalkıp kendi işlerini yapabilme ve ertesi gün sokakta normal dolaşabilmek şeklindedir. Tüm rinoplasti ameliyatlarından sonra göz altında ödem bir dereceye kadar olur, fakat hareketli bir bölge olmadığı için kişiler genellikle ağrı hissetmezler. Mikroödem azalması ve tüm dokuların yerlerine oturması ise ortalama 4-8 ayda tamamlanır. Bu süreçler kapalı preservation rinoplasti sonrasında genellikle daha kısa sürer ve hasta daha hızlı günlük normal aktivitelere dönebilir.
Ameliyat sonrasında kişiye özel sonuçlar sunabilir
Hastalar burunun şekillerini yapacak oldukları masaj ile kendileride arzu ettikleri şekilde değiştirebilirler. Açık ameliyatta burun sırtı kesilerek burayı onarmaya dönük greftler konulur ve burun yan kısımlarından serbestleştirilerek açık çatı kapatılır ve masaj uygulaması ödem azalmasına faydalıdır. Fakat koruyucu rinoplasti de doğal burun sırtı korunarak burun yanlar ve burun kökümden de tümüyle hareketlendirildiği için ameliyat sonrasındaki hastanında dileği doğrultusundaki masajlar burun şeklinin oturmasında da oldukça etkilidirler. Dahası kapalı preservation rinoplasti ameliyatı sonrasında burun ucu çok daha esnek ve hareketlidir, bu yöntemde ayrıca hasta burun ucunu masajlarla kendiside arttırıp azaltabilme imkanı sunmaktadır.
Estetik ve fonksiyonel sonuçlar: Kapalı koruyucu rinoplasti ile doğal burun sırtı ve ciltaltı yumuşak dokuları büyük oranda korunduğu için daha doğal ve fonksiyonel sonuçlar elde etmek mümkündür . Burun içindeki nefes almada etkili septum dediğimiz burun kıkırdağı ve alt konkalara yapılan işlemler iseaçık ameliyatta yapılanlara oldukça benzer olup çok iyi nefes alma fonksiyonu gerçekleştirmek mümkündür.
Kapalı Koruyucu Rinoplasti Dezavantajları:
Uygun olmayan durumlar: Kapalı yöntem, bazı durumlarda uygun olmayabilir. Özellikle bazı karmaşık deformiteler, korumayı gerektirecek bir burun sırtının olmaması veya büyük revizyonlar gerektiren vakalarda açık rinoplasti ameliyatları daha başarılı sonuçlar sunabilir.
Sınırlı görüş açısı: Cerrah, buruna içeriden eriştiği için görüş açısı sınırlı olabilir. Bu, bazı durumlarda cerrahi işlemin zorlaşabileceği anlamına gelebilir.
Burun ucu simetrisine karar vermede zorluk: Kapalı burun estetiği ameliyatlarında burun cildi kesilmediği için burun ucu bir taraf burun deliğinden dışarı alınarak burun ucu estetiği gerçekleştirilir. Bu durumda özellikle yeni başlayan bazı cerrahlarda simetri ve orta hatta karar verme konusunda yanılsamalara neden olabilir.
Hangi tip burunlar kapalı preservation rinoplastiye uygundur?
Özellikle eğri burunlar bu ameliyatın en avantajlı olduğu anatomilerdir. Bu ameliyat ile burun sırtı kesilmeyip burun yan duvarlarından ve burun kökünden tüm burun piramidi şekillendirilip, dolayısıyla tüm burun kubbesi düz bir hale getirilebilir. Doğal burun sırtı düzgün sadece kemeri olan kişilerde güzel olan doğal yapıyı bozmayıp burnu sadece aşağı düşürmekte oldukça doğal ve güzel sonuçlar getirecektir. Ayrıca kapalı preservation rinoplasti ile burnu doğal burun sırtına zarar vermeden küçülterek çok daha başarılı sonuçların yanında cildin kemik ve kıkırdaklar üzerine tekrardan yeniden yayılmasına imkan sunmaktadır.
Hangi tip burunlar kapalı preservation rinoplastiye uygun değildir?
Korumaya değecek bir burun sırtı olmayan, aşırı yüksek kemerli, 50 yaş üzeri, ameliyat sonrasındaki preservation rinoplasti masajını yapamayacak, aşırı düşük projeksiyonlu etnik burunlar, geçmişte burun ip askılama uygulanmış kişiler, birçok revizyon vakalar için kapalı preservation rinoplasti ameliyatı uygun değildir. Bunlara açık rinoplasti uygumak daha başarılı sonuçlar verecektir.
Kapalı rinoplasti ameliyatı sonrasında nasıl beklentiler içine girmeliyim?
Bu cerrahi ile burun şeklinide çok olumlu değişiklikler olsa bile mükemmellik sizinde yaşınız, deri, kıkırdak ve kemik yapınız, yüz anatominize de bağlıdır. Dolayısıyla dünyadaki hiç bir rinoplasti cerrahı size dünyanın en iyi burnunu yapacağının garantisini veremez. Bu cerrahide önemli olan olumlu değişiklikleri oranı olmadır ve bu nadiren %100 olabilir. Bu duruma psikolojinizin hazır olması ve gerçekçi bir şekilde sonuçlara hazır olmanız önemlidir.
Kapalı burun estetiği ameliyatı için hangi cerrahı tercih etmeliyim?
Eğer kapalı burun ameliyatı olmak istiyorsanız, öncelikle takip edeceğiniz cerrahların sosyal medya ve daha çok Instagram paylaşımlarındaki hastaların fotoğraf ve videolarına odaklanmalısınız. Burun estetiği uzmanının paylaşımlarındaki dikiş ve açıklamalar size yol gösterici olacaktır. Kapalı ya da açık ameliyat olması ameliyatın sonuçlarının her zaman başarılı olacağı anlamına gelmemektedir. önemli olan ameliyat olmaya karar vereceğiniz cerrahın o teknikte tecrübesi ve yeterince hasta üzerinde elde etmiş olduğu başarılı sonuçları olmalıdır.
Bazen de cerrahlar hastanın anatomisine ve durumuna göre her iki yöntemi de tercih edebilmektedirler. Bu konuyu rinoplasti uzmanıyla görüşerek kendi ameliyatınızı hangi yöntemle gerçekleştirmeyi düşündüğünü mutlaka sormalısınız. İlaveten kapalı burun ameliyatı konusunda size en uygun cerraha ulaşmak için geçmişte ameliyat etmiş olduğu hastaların sayısı ve hastaların yapmış olduğu yorumlarda size yol gösterici olmalıdır. Kapalı burun estetiğinde en iyi cerrah olduğuna inandığınız doktorla iletişime geçmelisiniz. Tüm bunların ışığında kapalı ameliyat olmayı düşündüğünüz doktor ile online ya da yüz yüze görüşme esnasında kafanızdaki bütün soruları sormalısınız. Ve gerçekten tatmin edici cevaplar aldığınızı düşünüyorsanız ameliyat sürecinde bir sonraki aşamaya artık geçmeye hazırsınız demektir.
Kapalı burun estetiği ameliyatı fiyatı nedir?
Günümüzde burun estetiği ameliyatları fiyatları genellikle açık ve kapalı ameliyat yöntemlerinde birbiriyle oldukça paralel seyretmektedir. Fakat kapalı burun estetiği ameliyatlarında kullanılan ultrasonik cihazların teknolojileri biraz daha pahalıdır. Ayrıca detaylı bir burun estetiği ameliyatı planlanıyor ise kapalı ameliyat ile cerrahi süre biraz daha uzun da olabilmektedir. Tüm bunlar kapalı ameliyat için biraz daha ekstra ameliyat maliyeti getirmektedir. Ortalama olarak kapalı burun estetiği ameliyatı uygulayan cerrahların öneleceği fiyatlar %20 civarında daha yüksek olabilmektedir. Üstte bahsettiğim teknik maliyetlerinden kaynaklanan bu fark gerekirse estetik kliniği koordinatörleriyle ile de konuşularak daha indirimli bir hale getirilmesi talep edilebilir.
Özetle:
Günümüzde kapalı rinoplasti, estetik ve fonksiyonu koruyan bir burun estetiği yöntemi olarak önemli bir seçenek haline gelmiştir. Daha az invaziv olması, burun cildinde yara izi olmamasının yanındahızlı iyileşme süreci ve estetik ve fonksiyonel sonuçlar gibi avantajları vardır. Bunun yanında kapalı bir alanda tüm manevraların gerçekleştirilmesi sebebiyle daha fazla cerrahi deneyimde gerektirir, aksi halde sonuçların başarısız olma riski de vardır. Ancak her hastanın durumu farklı olduğu için cerrahın değerlendirmesi ve tercihi önemlidir. Eğer siz de burun estetiği düşünüyorsanız, bir uzmana danışarak size en uygun yöntemi belirleyebilirsiniz.
Kapalı Burun Estetiği Sık Sorulan Sorular:
Kapalı burun estetiği ameliyatı kimlere uygundur?
Kapalı burun estetiği ameliyatı, burun şeklinden memnun olmayan ve burunda nefes alma problemi olan tüm rinoplasti ameliyatı düşünen hastalar için uygulanabilmektedir. Fakat revizyon burun estetiği ameliyatlarının büyük çoğunluğunda eğer daha evvelden kapalı yöntemle ameliyat edilmediyse ve burun ucuna müdahale etmek gerekiyorsa açık yöntem tercih etmek daha uygundur Yani açık burun estetiği ameliyatı sonrasında bir revizyon gerekiyor ve burun için ucuna da müdahale etmek gerekiyorsa, uygun olmayabilir.
Kapalı burun estetiği sonrası iyileşme süreci daha mı hızlıdır?
Açık ve kapalı ameliyatların her ikisinin de iyileşme süreçleri birbirine oldukça benzerdir. Fakat kapalı ameliyatta burun dış kısmında herhangi bir kesi izi olmadığı için ciltte iyileşme ile ilgili bir süre beklemeye gerek olmaz. Ayrıca kapalı koruyucu burun estetiği ameliyatlarında burun cilt altındaki adele ve ligamanların da korunması sebebiyle daha hızlı bir iyileşme beklenmektedir.
Kapalı burun estetiği kalıcı mıdır?
Evet, açık burun estetiği ameliyatı gibi kapalı burun estetiği ameliyatı sonuçları da ömür boyu kalıcı sonuçlardır. Tabii ki kalıcı dediğimiz zaman kişinin zaman içerisindeki fizyolojik değişikliklerinden dolayı bir dereceye kadar bir takım değişiklikler olabilir. Fakat tamamen doğal kırdak dokularla gerçekleştirilen bir ameliyat olması sebebiyle doğal insan yaşlanma sürecini paralel olarak seyreder.
Kapalı burun estetiği fiyatları neye göre değişir?
Kapalı burun estetiği fiyatlarının belirlenmesinde en önemli faktör ameliyatı gerçekleştirecek cerrahın ücretidir. Ayrıca ameliyatın yapılacağı hastanede ameliyat fiyatında önemli kriterlerden bir tanesidir.
Kapalı ile açık burun estetiği ameliyatları arasındaki fark nedir?
Aslında kapalı burun ameliyatlarında açık ameliyatta yapılan işlemlerin genellikle aynısı ya da birbirine çok benzerleri yapılmaktadır. Kapalı burun ameliyatlarında herhangi bir kesi yapılmaz. Kapalı burun ameliyatlarında eğer koruyucu burun estetiği tercih edildiyse doğal burun sırt korunabilir ve daha doğal sonuçlar elde etmek mümkün olabilir.
Kapalı burun estetiği sonrası burun ne zaman şekil alır?
Kapalı burun ameliyatı sonrasında yaklaşık 2 hafta sonra kişinin ya da herhangi birinin fark edemeyeceği şekilde belirgin ödemler iyileşir. Fakat mikro odamaz alması ve burun cildinin tamamen kıkırdakların ve kemiklerin üzerine oturması birkaç ay daha zaman alacaktır. Eğer kişi ilk ameliyatı oluyor ise ortalama 4-6 ay sonra nihayetli sonuçlar ortaya çıkar,. Fakat iyileşme süresi revizyon rinoplasti ameliyatlarında bu süre daha uzun olabilmektedir.
Burun kemeri kapalı ameliyatla alınır mı?
Burun sırtındaki kemik ve kırdak dokudaki tümsüklük yani kambur olmasınahalk arasında burun kemeri diye tabir edilir. Bu yapı kırdak ve kemik birleşiminden oluşmaktadır. Yapısal burun ameliyatlarında bu kemer dokusu ultrasonik piezo yöntemi ya da osteotomlar ile çıkartılıp bu bölgenin tekrar yapılandırılması sağlanır. Koruyucu burun ameliyatlarında ise bu bölgedeki kemer çıkarılmayıp bunun altındaki kemik ve kırdak dokular çıkarılarak aşağıya doğru doğal bir şekilde oturması sağlanır. Sonuçta burun kemeri hem açık hem kapalı ameliyat yöntemleriyle ya da hem yapısal hem de koruyucu burun estetiği ameliyatlarıyla da tedavi edilebilir. Burada önemli olan cerrahın hangi ameliyat yönteminde tecrübesinin olduğu ve hastanın kişiye özel anatomik yapısıdır.